İstanbul’da geçen hafta bir hastaneden yaklaşık 5 milyon lira piyasa değeri olan kanser ilaçları çalınmasıyla ilişkili medikal firması sahibi, sağlık teknikerleri ve eczacı kalfası gözaltına alınmıştı. Kemoterapi ilaçlarının yerine su enjekte edildiği anlaşılmıştı.
1 Temmuz 2015’ten itibaren kanser ilaçları, günübirlik tedavi kapsamında hastanelerden veriliyor. Yazılı açıklama yayınlayan TEİS Başkanı Saydan, bu uygulamadan tasarruf edilemeyeceğini ve birçok soruna yol açacağını ilk günden beri kamuoyuyla paylaştıklarını hatırlattı.
Saydan “Kanser ilaçlarının hastanelerden verilmeye başlanmasıyla birlikte sürekli ilaç hırsızlığı haberleri okuyoruz. Sendika olarak daha önce de dile getirdiğimiz gibi hastaneler bu ilaçlara sahip çıkamıyor ve çalınıyor. Hastalarımız ilaçsız kalıyor. Çalınan ilaçlar merdiven altından ve özellikle yurtdışına kaçak yollardan yüksek fiyata satılıyor. Unutmayalım ki devletin hizmeti satın alması hizmeti vermeye çalışmasından daha ucuz. Günümüz ekonomik sisteminde en ucuz şey hizmeti satın almak. Kanser ilacını hastane, grip ilacını eczane verir gibi bir şey olabilir mi?” dedi.
İstanbul’daki son hırsızlık olayının durumunun olayın ciddiyeti ve vahametini ortaya koyduğunu belirten Saydan, şöyle devam etti:
“TEİS olarak, özellikle kanser gibi son derece zorlu bir tedavi süreci yaşayan hastaların mağdur olmaması için bu ilaçların eczanelerden verilmeye başlanması gerektiğini bir kez daha altını çizerek ifade etmek istiyoruz. Tüm ilaçlar için tek ve doğru adres eczanelerdir.”